Almanca-İngilizce sözlük "Präsens"

"Präsens" İngilizce çeviri

[ˈprɛːzɛns]Neutrum | neuter n <Präsens; Präsentia [prɛˈzɛntsɪ̆a], und | andu. Präsenzien [prɛˈzɛntsɪ̆ən]>

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

present (tense)
Präsens Sprachwissenschaft | linguisticsLING

Präsens Sprachwissenschaft | linguisticsLING

Partizip Präsens

Partizip Präsens

historisches Präsens

historisches Präsens

This sentence is in the present tense.

Dieser Satz steht im Präsens.

Kaynak: Tatoeba

Today, Mr President, History is being conjugated in the present tense.

Heutzutage wird die Geschichte im Präsens konjugiert.

Kaynak: Europarl

Kaynak

Tatoeba
- Kaynak: OPUS
- Orijinal metin kaynağı: Tatoeba
Europarl
- Kaynak: OPUS
- Orijinal metin kaynağı: Europäisches Parlament
- Orijinal veri tabanı: Europarl Parallel Corups

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!