İngilizce-Almanca sözlük "solo"

"solo" Almanca çeviri

solo
[ˈsoulou]noun | Substantiv s <solos; soli [-liː]>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • Soloneuter | Neutrum n
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
    Sologesangmasculine | Maskulinum m
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
    Solospielneuter | Neutrum n
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
    Solotanzmasculine | Maskulinum m
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
  • Solo(spiel)neuter | Neutrum n
    solo (playing) cards | KartenspielKART
    solo (playing) cards | KartenspielKART
  • Allein-, Einzelflugmasculine | Maskulinum m
    solo aviation | LuftfahrtFLUG
    solo aviation | LuftfahrtFLUG
solo
[ˈsoulou]adjective | Adjektiv adj

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • Solo…
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
    solo especially | besondersbesonders musical term | MusikMUS
Örnekler
solo
[ˈsoulou]adverb | Adverb adv

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

Örnekler
tasto solo
tasto solo, Bass ohne Akkorde (im Generalbass)
tasto solo
Manche Leute glauben, Schwimmen ist ein Ein-Mann-Sport. Man springt in das Wasser und legt los.
Some people think that swimming is a very solo sport, you just dive into the sea and off you go.
Kaynak: TED
Und ich habe dieses Solo 200 Mal gehört, und ich mag es immer noch.
And I've listened to that solo 200 times, and I still like it.
Kaynak: TED
Zwei Norweger haben es 2000 im Team geschafft. Allein aber keiner.
Two Norwegians did it as a team in 2000. No one's done it solo.
Kaynak: TED
Mich eingerechnet sind nur vier Leute auf Ski allein zum Nordpol gewandert.
Including me, only four people have skied solo to the North Pole.
Kaynak: TED
Es ist keine Veranstaltung für den Einzelläufer.
It is not an event for the solo runner.
Kaynak: TED
Hier ist unsere Gewinnerin des Sopransolos.
Here's our winner of the soprano solo.
Kaynak: TED
Ein weiteres Solo. Sehen Sie, was Sie daraus mitnehmen können.
Another solo now. See what you can pick up from this.
Kaynak: TED
Ich habe vor Kurzem in sieben Staaten solo getourt.
I just did a seven-country solo tour.
Kaynak: TED
Bevor wir die gemeinsame Tour begannen versuchte er es zuerst solo.
Before we went out as a tour, he went out solo and did it first.
Kaynak: TED
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: