Almanca-İngilizce sözlük "eintauchen"

"eintauchen" İngilizce çeviri

eintauchen
transitives Verb | transitive verb v/t <trennbar | separabletrennb; -ge-; h>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • dip (etwas | somethingsth) in
    eintauchen Feder, Ruder etc
    eintauchen Feder, Ruder etc
  • dip (oder | orod dunk) (etwas | somethingsth) in
    eintauchen Brot etc
    eintauchen Brot etc
Örnekler
  • den Keks in den Tee eintauchen
    to dip the biscuit britisches Englisch | British EnglishBr into the tea
    to dip the cookie amerikanisches Englisch | American EnglishUS into the tea
    den Keks in den Tee eintauchen
eintauchen
intransitives Verb | intransitive verb v/i <sein>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • dive in
    eintauchen von Schwimmer
    plunge in
    eintauchen von Schwimmer
    eintauchen von Schwimmer
  • dip into the water
    eintauchen von Ruder etc
    eintauchen von Ruder etc
  • dive
    eintauchen von U-Boot
    eintauchen von U-Boot
eintauchen
Neutrum | neuter n <Eintauchens>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • immersion
    eintauchen in Wasser etc
    eintauchen in Wasser etc
  • intinction
    eintauchen Religion | religionREL der Hostie in Wein
    eintauchen Religion | religionREL der Hostie in Wein
You're immersed in the liquid.
Sie sind in die Flüssigkeit eingetaucht.
Kaynak: TED
You don't think; it goes automatically, if you merge yourself with the music, and so forth.
Man nimmt es nicht als automatischen Prozess an, wenn man in die Musik eintaucht und so weiter.
Kaynak: TED
Now, that is the India that is emerging into the 21st century.
Nun, dies ist das Indien, das ins 21. Jahrhundert eintaucht.
Kaynak: TED
I wanted to have them be immersed and learn the feeling of learning through their bodies.
Ich wollte, dass sie eintauchen und ihr Lernen in ihren Körpern zu erfahren.
Kaynak: TED
Just before we jump into that, there's sort of a question of: why is this important?
Nun bevor wir in das eintauchen, sind da noch ein paar Fragen wie: Wieso ist das wichtig?
Kaynak: TED
You can really get inside somebody's perception and have them experience something.
Man kann wirklich in jemandes Wahrnehmung eintauchen und sie etwas erleben lassen.
Kaynak: TED
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: