Almanca-İngilizce sözlük "mitreden"

"mitreden" İngilizce çeviri

mitreden
transitives Verb | transitive verb v/t <trennbar | separabletrennb; -ge-; h>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
have one’s say too, put in a word too
Örnekler
mitreden
intransitives Verb | intransitive verb v/i

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
join in the conversation have a say
  • join in the conversation
    mitreden bei einer Unterhaltung
    mitreden bei einer Unterhaltung
Örnekler
Örnekler
  • have a say
    mitreden Einfluss haben
    mitreden Einfluss haben
Örnekler
  • bei etwas mitreden
    to have a say inetwas | something sth
    bei etwas mitreden
It seems to me that this is an issue that this Parliament should be involved in.
Dies scheint mir ein Thema zu sein, bei dem dieses Parlament mitreden muß.
Kaynak: Europarl
We want to have a constructive say now.
Wir wollen jetzt konstruktiv mitreden.
Kaynak: Europarl
Parliament has no say on the democracy and human rights clause.
Bei der Demokratie- und Menschenrechtsklausel hat das Parlament kein Wort mitzureden.
Kaynak: Europarl
It also maintains, and I can only agree, Mr Fischler, that it has far too little say in the scheme.
Sie behauptet auch, und da kann ich ihr zustimmen, Herr Fischler, sie hat viel zu wenig mitzureden.
Kaynak: Europarl
Then, when Israel and Palestine are negotiating, we must have a say.
Dann müssen wir, wenn zwischen Israel und Palästina verhandelt wird, ein Wörtchen mitzureden haben.
Kaynak: Europarl
Now, with the crisis, with the operation of IMF aid, we will also have our bit to say.
Jetzt, angesichts der Krise, bei der Hilfsaktion des IWF haben wir auch ein Wörtchen mitzureden.
Kaynak: Europarl
Slovenia will then share in the negotiations, and in the decisions, as an equal partner.
Slowenien wird dann gleichberechtigt mitreden, aber auch mitentscheiden.
Kaynak: Europarl
Today, the consumer has a say in things.
Heute hat auch der Verbraucher ein Wörtchen mitzureden.
Kaynak: Europarl
The people of Europe must be allowed to have their say on matters of such importance.
Die Menschen in Europa müssen mitreden können, wenn es um so weitreichende Angelegenheiten geht.
Kaynak: Europarl
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: