Almanca-İngilizce sözlük "zusammenleben"

"zusammenleben" İngilizce çeviri

zusammenleben
intransitives Verb | intransitive verb v/i

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

zusammenleben
reflexives Verb | reflexive verb v/r <trennbar | separabletrennb; -ge-; h>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

Örnekler
  • sich zusammenleben
    adapt to each other
    sich zusammenleben
to live (together) in harmony
in Horden zusammenleben
to live together in hordes, to horde together
in Horden zusammenleben
auf engstem Raum zusammenleben
to live on top of one another
auf engstem Raum zusammenleben
traulich zusammenleben
to live together harmoniously (oder | orod in harmony)
traulich zusammenleben
einträchtig zusammenleben
to live harmoniously (oder | orod in harmony)
einträchtig zusammenleben
auf engem Raum zusammenleben
to live together in a confined space (oder | orod at close quarters)
auf engem Raum zusammenleben
We will all have to change a bit to live in a global village.
Wir alle müssen uns ein wenig ändern, damit wir im globalen Dorf zusammenleben können.
Kaynak: Europarl
Some of the new member countries have already lived with their neighbours in one union.
Einige der neuen Mitgliedsländer haben bereits mit ihren Nachbarn in einer Union zusammengelebt.
Kaynak: Europarl
It is on this planet that we must all live.
Wir müssen alle auf diesem Planeten zusammenleben.
Kaynak: Europarl
Kaynak

"Zusammenleben" İngilizce çeviri

Zusammenleben
Neutrum | neuter n <Zusammenlebens; keinPlural | plural pl>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

Örnekler
paarweises Zusammenleben
living in pairs
paarweises Zusammenleben
das trauliche Zusammenleben des alten Ehepaars
the harmonious life of the old couple
das trauliche Zusammenleben des alten Ehepaars
nach langjährigem Zusammenleben trennten sie sich
after living together for many years they finally separated
nach langjährigem Zusammenleben trennten sie sich
paarweises Zusammenleben
paarweises Zusammenleben
There are no other rules with which it is possible to organize such coexistence.
Es gibt keine anderen Regeln, mit denen man ein solches Zusammenleben organisieren kann.
Kaynak: Europarl
That will assuage their fears and provide them with new reasons to live together.
Dies wird ihre Ängste beschwichtigen und ihnen neue Gründe für das Zusammenleben bieten.
Kaynak: Europarl
Compulsory schooling, as we understand it, helps people to live together in harmony.
So, wie wir die Pflichtschule kennen, dient das auch einem guten Zusammenleben.
Kaynak: Europarl
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: