İngilizce-Almanca sözlük "nickel"

"nickel" Almanca çeviri

nickel
[ˈnikl]noun | Substantiv s

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • Nickelneuter | Neutrum n (Ni)
    nickel chemistry | ChemieCHEM mineralogy | MineralogieMINER
    nickel chemistry | ChemieCHEM mineralogy | MineralogieMINER
Örnekler
  • Fünfcentstückneuter | Neutrum n
    nickel coin American English | amerikanisches EnglischUS
    nickel coin American English | amerikanisches EnglischUS
  • (lächerlich) geringe (Geld)Summe, Pfifferlingmasculine | Maskulinum m
    nickel small sum American English | amerikanisches EnglischUS
    nickel small sum American English | amerikanisches EnglischUS
Örnekler
  • glänzendes, leicht ins Blaue spielendes Grau
    nickel colour
    nickel colour
nickel
[ˈnikl]adjective | Adjektiv adj

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • aus Nickel bestehend, Nickel…
    nickel
    nickel
nickel
[ˈnikl]transitive verb | transitives Verb v/t

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

to corner in nickel
einen Nickelcorner bilden
to corner in nickel
Im übrigen werden in Schweden keine nickelhaltigen Münzstücke verwendet.
Indeed Sweden does not use any nickel in its coins at all.
Kaynak: Europarl
Ich habe für Vorschläge gestimmt, die beinhalten, daß Münzen kein Nickel enthalten dürfen.
I have voted for proposals which mean that nickel will not be included in the coins.
Kaynak: Europarl
Nickel ist die häufigste Ursache für eine Kontaktallergie in der industrialisierten Welt.
Nickel is the most common cause of contact allergies in the industrialized world.
Kaynak: Europarl
Nickel ist ein hartes, hell silbernes Metall.
Nickel is a hard, bright silver metal.
Kaynak: Tatoeba
Diese Münzen geben bei Hautkontakt Nickel ab.
This coins deposit nickel on contact with the skin.
Kaynak: Europarl
Ein Nickel ist eine fünf Cent Münze.
A nickel is a five-cent coin.
Kaynak: Tatoeba
Deshalb dürfen sie kein Nickel enthalten.
So they should not contain nickel.
Kaynak: Europarl
Nickel kann, wenn er mit der menschlichen Haut in Kontakt gerät, allergene Reaktionen auslösen.
Nickel can cause allergic reactions when it comes into contact with human skin.
Kaynak: Europarl
Hier soll jedoch durchgesetzt werden, daß für die neuen Euromünzen kein Nickel verwendet wird.
But here we are about to insist that nickel is not used in the new euro coins.
Kaynak: Europarl
Zinnrückstände sollen nach Albanien, Kobaltschrott nach Kolumbien und Nickelabfälle nach Brasilien.
Tin residues are to be shipped to Albania, cobalt scrap to Colombia and nickel wastes to Brazil.
Kaynak: Europarl
Gedenkt er die Euro-Münzen nickelfrei zu halten?
Does it intend to make the euro entirely nickel-free?
Kaynak: Europarl
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: