Almanca-İngilizce sözlük "zeitgleich"

"zeitgleich" İngilizce çeviri

zeitgleich
Adjektiv | adjective adj

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
synchronous with the same time
  • with the same time
    zeitgleich Sport | sportsSPORT Läufer etc
    zeitgleich Sport | sportsSPORT Läufer etc
zeitgleich
Adverb | adverb adv

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
synchronously simultaneously, at the same time
  • synchronously
    zeitgleich synchron
    zeitgleich synchron
Örnekler
  • simultaneously
    zeitgleich zur gleichen Zeit
    at the same time
    zeitgleich zur gleichen Zeit
    zeitgleich zur gleichen Zeit
Örnekler
  • beide kamen zeitgleich ins Ziel
    both were clocked at the same time
    beide kamen zeitgleich ins Ziel
  • zeitgleich liefen Verhandlungen in Nahost
    negotiations were taking place at the same time in the Middle East
    zeitgleich liefen Verhandlungen in Nahost
Today we are debating and tomorrow we will adopt two important issues simultaneously.
Heute beraten und morgen verabschieden wir zeitgleich zwei wichtige Themen.
Kaynak: Europarl
Such a modification should be made within the same period as that laid down by the new regulation.
Eine derartige Änderung sollte zeitgleich mit dem neuen Regelwerk eingeführt werden.
Kaynak: Europarl
And at exactly the same time we are moving full steam ahead towards the fifth framework programme.
Genau zeitgleich gehen wir mit vollen Fahnen auf das Fünfte Rahmenprogramm zu.
Kaynak: Europarl
It is very unfortunate that the conference in Brussels clashes with the session.
Unglücklicherweise findet die Konferenz in Brüssel zeitgleich mit der Sitzung statt.
Kaynak: Europarl
This was during the sixth anniversary of the imprisonment of 75 opposition representatives.
Dieser Termin fand zeitgleich mit dem Jahrestag der Inhaftierung von 75 Oppositionellen statt.
Kaynak: Europarl
Bilateral talks about the name can be held simultaneously.
Bilaterale Gespräche über den Namen können zeitgleich erfolgen.
Kaynak: Europarl
We therefore need to ensure that there are concurrent procedures available.
Aus diesem Grund müssen wir sicherstellen, dass zeitgleich ablaufende Verfahren verfügbar sind.
Kaynak: Europarl
Thus, the proposal on procedural guarantees must be addressed at the same time.
Daher muss der Vorschlag zu den Verfahrensgarantien zeitgleich behandelt werden.
Kaynak: Europarl
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: