Almanca-İngilizce sözlük "hochkommen"

"hochkommen" İngilizce çeviri

hochkommen
intransitives Verb | intransitive verb v/i <irregulär, unregelmäßig | irregularirr,trennbar | separable trennb; -ge-; sein>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
come up straighten up be successful, get ahead, make it
  • come up
    hochkommen heraufkommen
    hochkommen heraufkommen
  • straighten up
    hochkommen sich aufrichten
    hochkommen sich aufrichten
Örnekler
Örnekler
  • be successful
    hochkommen Erfolg haben figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
    get ahead
    hochkommen Erfolg haben figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
    make it
    hochkommen Erfolg haben figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
    hochkommen Erfolg haben figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
Örnekler
hochkommen
transitives Verb | transitive verb v/t

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
come up
  • come up
    hochkommen Treppe etc
    hochkommen Treppe etc
Örnekler
hochkommen
unpersönliches Verb | impersonal verb v/unpers

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)
it makes me feel sick at the very most you will get 500 euros at the most
Örnekler
  • es kommt mir hoch figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig umgangssprachlich | familiar, informalumg
    it makes me (feel) sick
    es kommt mir hoch figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig umgangssprachlich | familiar, informalumg
Örnekler
  • nur in wenn es hochkommt
    at the (very) most
    nur in wenn es hochkommt
  • wenn es hochkommt, bekommst du 500 Euro
    you will get 500 euros at the most
    wenn es hochkommt, bekommst du 500 Euro
You've got to come up and see them.
Sie müssen hochkommen und sie ansehen.
Kaynak: TED
And, Chris, if I could have you up here? I have a tape measure.
Chris, kannst du mal hier hochkommen? Ich habe ein Maßband
Kaynak: TED
I saw her coming up the road.
Ich sah sie die Straße hochkommen.
Kaynak: Tatoeba
There I am; I see her coming back, coming up underneath me.
Da bin ich; ich sehe ihn zurückkommen, hochkommen unter mir.
Kaynak: TED
Natasha, would you just come up, for a second, just maybe to say hello to everybody?
Natasha, könntest du kurz hochkommen, um vielleicht ein paar Worte zu sagen?
Kaynak: TED
I saw him coming upstairs.
Ich sah ihn die Treppe hochkommen.
Kaynak: Tatoeba
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: