Almanca-İngilizce sözlük "ausblenden"

"ausblenden" İngilizce çeviri

ausblenden
transitives Verb | transitive verb v/t <trennbar | separabletrennb; -ge-; h>

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

  • fade (etwas | somethingsth) out
    ausblenden Filmszene, Ton
    ausblenden Filmszene, Ton
  • take (etwas | somethingsth) off-air (oder | orod off the air)
    ausblenden Sendung
    ausblenden Sendung
  • shield
    ausblenden Elektrotechnik und Elektrizität | electrical engineeringELEK Röntgenbild
    ausblenden Elektrotechnik und Elektrizität | electrical engineeringELEK Röntgenbild
  • hide
    ausblenden Informatik, Computer und Informationstechnologie | informatics, computer scienceIT
    ausblenden Informatik, Computer und Informationstechnologie | informatics, computer scienceIT
Örnekler
  • ausgeblendet Schaltfläche
    grayed (out)
    ausgeblendet Schaltfläche
  • ignore
    ausblenden ignorieren figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
    ausblenden ignorieren figurativ, in übertragenem Sinn | figurative(ly)fig
ausblenden
reflexives Verb | reflexive verb v/r

Tüm çevirilere genel bakış

(Daha fazla ayrıntı için çeviriye tıklayın/dokunun)

Örnekler
  • 6. sich ausblenden aus einer Übertragung
    leave the (oder | orod a) broadcast
    6. sich ausblenden aus einer Übertragung
What I had done is I had tuned out of cancer and tuned into my dance.
Was ich tat, ist dass ich den Krebs ausblendete und meinen Tanz einblendete.
Kaynak: TED
But there is no reason to stay limited of mind and fearful forever.
Es gibt keinen Grund, diesen Teil der Wahrheit auszublenden und sich immer ängstlich zurückzuhalten.
Kaynak: Europarl
Here we cannot and must not avoid difficult questions.
Hier können und dürfen wir komplizierte Fragen nicht ausblenden.
Kaynak: Europarl
The balance of fear therefore disappears.
Das Gleichgewicht des Schreckens ist damit ausgeblendet.
Kaynak: Europarl
In my opinion, an important point as regards the shortage of health workers is being obscured.
Meiner Meinung nach ist ein wichtiger Punkt für den Fachkräftemangel ausgeblendet.
Kaynak: Europarl
Russia is suffering from terrorism and from organised crime.
Wir dürfen unangenehme Themen nicht ausblenden.
Kaynak: Europarl
And what I'm just going to do is-- I'm going to hide that.
Das werde ich jetzt ausblenden.
Kaynak: TED
Indeed, the Australian authorities have tried to keep the issue off the agenda altogether.
In der Tat haben die australischen Behörden versucht, das Thema völlig auszublenden.
Kaynak: News-Commentary
Kaynak

Fikrinizi bizimle paylaşın!

Ücretsiz Çevrimiçi Langenscheidt Sözlüğü beğendiniz mi?

Değerlendirmeniz için çok teşekkürler!

Çevrimiçi sözlüklerimizle ilgili geribildirimleriniz mi var?

Bir çeviri mi eksik, dikkatinizi bir hata mı çekti ya da sadece bizi takdir etmek mi istiyorsunuz? Lütfen geribildirim formunu doldurun. E-posta adresinizi belirtmek tercihinize bağlıdır ve veri korumamıza göre sadece talebinizin yanıtlanmasına yarar.

Onay işareti koyarak robot olmadığınızı doğrulayın.*

*Zorunlu alan

Lütfen işaretli alanları doldurun.

Geribildiriminiz için çok teşekkürler!

Bizi ziyaret edin: